BALAT’TAKİ DEMİR KİLİSE: SVETİ STEFAN
İstanbul’un önemli tarihi yapılarından biri olan Sveti Stefan Kilisesi konumu ve mimarisiyle şehrin en özel yapılarından biridir. Haliç tarafına yolunuz düştüğünde ziyaret edebileceğiniz yapıyı aşağıdaki bilgiler eşliğinde gezmenizi tavsiye ederiz.
Fatih ilçesinde, Fener ile Balat semtleri arasında konumlanan Sveti Stefan Kilisesi’nin, beyaz hâkimiyetindeki mimarisiyle Haliç kıyısına zarafet katan bir yapı olduğunu söyleyebiliriz. Yedi yıl süren bir restorasyon geçiren ve 2018 yılında tekrar ziyarete açılan bu yapı halk arasında “Demir Kilise” olarak biliniyor. Bunun nedenine geçmeden önce biraz tarihçesinden söz edelim. Yapının hikâyesi, Osmanlı’da görev yapan Bulgar devlet adamı Stefan Bogoridi’nin bağışladığı bir arazi üzerindeki ahşap binanın kiliseye çevrilmesiyle başlıyor.
Bu ilk mabet, 9 Ekim 1849’da Slavca bir ayinle hizmete açılıyor ve adına, Stefan Bogoridi’nin anısına Sveti Stefan, yani Aziz Stefan deniliyor. Ahşap kilisenin yıkılıp yerine yenisinin yapılmasıyla ilgili iki rivayet bulunmakta. İlki ahşap yapının yangında zarar görmesi ve yerine yeni bir kilise yapılmasının şart olması. İkincisi ise Bulgarların Fener Rum Patrikhanesi’nden bağımsız bir kilise kurmak istemeleri ve Osmanlı Devleti’nden büyük bir kilise yapmak için izin almaları.
Kilisenin dış cephesinden merdivenlerine, çan kulesinden pencere kenarlarına dört bir yanı demirden yapılıyor. Bunun için tam 500 ton demir dökülüyor. Kilise önce Viyana’da faaliyet gösteren Rudolf von Wagner firmasının bahçesinde kuruluyor ve sonrasında sökülerek Tuna ve Boğazlar üzerinden gemilerle İstanbul’a getiriliyor. İstanbul’da, Haliç kenarındaki adresinde tekrar birleştirilen parçalar, 1898 yılında Ekzarh Yosif tarafından kutsanarak ibadete açılıyor. Tüm dünyada sadece birkaç adet olan demir kiliselerden diğerleri zamanla yok olunca, Sveti Stefan Kilisesi dünyadaki tek demir kilise olarak varlığını sürdürmeye devam ediyor.
Dış süslemeleriyle dikkat çeken ve mihrabı Haliç tarafına bakan kilisenin giriş kapısının üzerinde yer alan çan kulesinin yüksekliği 40 metredir. Bu arada üç kubbesi ile altı adet çanı ise Rusya’nın Yaroslavl şehrinde dökülmüştür. 300 kişilik kapasitesi olan dini yapı, 124 yıllık geçmişiyle aynı zamanda dünyanın ilk prefabrik yapılarından biri olma özelliğine de sahip.
8,942 okunma